28 Eylül 2012

HAYATIMIZDA BİR İLK: KARAVAN KAMP


Bu kadar tarifin ardından artık bir gezi yazısı yazabilirim sanırım:)

Bu yazı hevesle bekledik çünkü biz bir sürü kamp yapacaktık ancak yaz biterken hesapta sadece iki kamp var gidilen…
Çadır kampı yaptık, tadı damağımızda kaldı…
Bir de karavanda kamp yapalım görelim nasıl oluyor dedik:)
Hatta çok seversek alırız karavan deyip bendeniz karavan üreticisi firmanın sahibi ile de uzun uzun telefon görüşmesi yaptı.
Eşim hatta boş ver beklemeyelim alalım işte dedi.
Neyse almadan önce gidip bir kalalım görelim, memnun olursak sonra gider alırız sabredelim biraz dedik:)
İyi ki öyle yapmışız :)

Fırsat sitelerinden birinde gördüğüm kampanyayı hemen arkadaş grubumuza ilettim. Herkesi heveslendirdik, aldılar onlar da, rezervasyon da yapıldı.Mayıs ilk hafta ilk karavan kampımızı yapmak üzere Ağva’ya doğru yol aldık…

Önce arkadaşlarımızın tavsiyesi üzerine Şile üzerinde bir kahvaltı mekanına gidildi. 01-DSC03625 

Burası da çok ama çok hoşumuza gitti. Gizlide kalmış, doğanın içinde, börtü böcek dolu mekanları seviyorum:) 

Sonrasında ise mekana yolculuk…
Karavanlar cici cici yan yana sıralanmıştı. Hepsi yeni, hepsi temiz…
Eşyalarımızı yerleştirip trekkinge başlandı…
Can’ı yürütmeyi başaran liderimize sonsuz teşekkürler. O kadar tepeyi yolu güle oynaya aştık. Can ile elele önden yol aldılar…
26-IMG_6114


07-IMG_6062

Can yürüyüşün sonuna doğru biraz su kaynatsa da çok keyif aldık bu yürüyüşten…
10-IMG_6091
11-IMG_6095

İpek o sallantıya, çalılara rağmen slinginde uyudu… Slingin başlığı bu kısımda çok işe yaradı. Ormanın içinden tepelerden geçerken sürekli çalılardan geçip durduk.Ona çarpmasını ve zarar vermesini önledi slingin başlığı.
05-IMG_6031


Velhasıl grubun tek çocuklu üstelik iki çocuklu ailesi olarak yürüyüşü büyük keyif alarak tamamladık:)

Yürüyüşün henüz ortasındayken, ormanın içinde bir oyunun ortasındayız. Kutuyu gizli bir yere saklıyor bizden önce giden eğitmen. O kalabalık grubun içinden kutuyu bulan ve ödülü kazanan kim oluyor tahmin edin bakalım:)
-Eşim, sırtındaki destekçisi İpek'i de unutmayalım:)


17-IMG_6197

Mekanda daha sonra istediğimiz bir vakitte etmek üzere kahvaltı kazanıyoruz çift kişilik:) Buralara tekrar geleceğimizin işaretidir.
Geliriz tabi, sevdik biz buraları:)

Akşam olmaya başlıyor, mekanda yemekler yeniyor. Can uyuyor yemek sonrası hemen:) Sandalyede oturuyorken üstelik:) Yorgunluk böyle bir şey:)

Uyuyan çocukları karavana yerleştirip biz dışarıda oyunlarımıza geçiyoruz, telsizimiz açık. Tabu vazgeçilmez… 
Ancak hava git gide soğuyor akşamın gelişiyle
20-DSC03746

Yelekler çıkıyor önce çantalardan, sonra da montlar:)
Derken gece yarısı geçtikten sonra yatma sırası bize geliyor…
Ve işte bir yanlışlık olduğunu fark ettiğimiz an:)
Karavanda 2 yetişkin + 2 çocuk sığmak çok zor, özellikle bizim gibi deli yatan 1 bebek + 1 çocuk ile. Çadıra sığıyoruz, karavana da pekala sığarız demiştik ama bizim çadırımız 3 kişilikti. Bu karavan ise gerçekten ve gerçekten 2 kişilik.




Bizim iki karavan kiralayıp kalmamız gerekiyordu. Bu hatamız bu kısmı hafife alan biz karı kocaya uykusuz bir geceye maloluyor:)
Caretta karavanlar gayet iyi dizayn edilmiş esasında bir sorun yok. Sorun bizim 4 kişilik olan kalabalık ailemizde. Bu karavanlarda ancak 2 kişinin yatabileceği alan mevcut. Tavanı çok alçak, içeride ayakta durmak çadırdaki gibi mümkün değil. Otururken bile kafanız tavana geliyor. Gece fazla ısınması da diğer sorun… Biz kendimizi çadıra göre ayarlayıp kalın kalın giyinip yatmış idik. Çünkü dışarısı çok ama çok soğuktu. Ama gelin görün ki içerideki ısıyı asla dışarıya vermeyen caretta karavan içerdeki 4 canlının nefesi ile giderek ısınan bir iç havaya sahip olmaya başladı. Kapı açıldı, açılınca soğuk hava girdi, çocuklar uyandırılmadan soyulmaya çalışıldı. Sağdan sola dönülemedi. Dönülse kuş uykusu modunda uyuyan İpek Hanım uyandı. Velhasıl bir ara sabah saat 4 iken bütün aile karavan içinde uyanık vaziyette olduğumuzu hatırlıyorum:) Sabah olsun lütfen…
Bir ara karavandan çıkıp arabada uyumaya gittiğimi hatırlıyorum. Aslında bu teklifi önce eşime yapmıştım:) o gitmek istemeyince ben yolu tutmuştum ama arabada soğukta uyumak mümkün değil…
Bu durumda doğruca çadıra geri döndüm ama nafile çadırda uyuyabilmek de mümkün değil…
Saat 6 yı bulur bulmaz daha fazla dayanamayıp dışarı attık kendimizi Can ile. İpek ile babamız uyudular mışıl mışıl… Kamp alanı denize çok yakın, dağların hemen eteğinde, tam Karadeniz havasında...
Biz ana oğul doğan güneşi karşıladık açık havada, bütün kamp ahali uyurken biz Can ile sohbet ettik, mis gibi hava, heryer çiğ… Bizi sımsıcak eden güneş…
Kampın en güzel vakitlerinden biriydi benim için…
Diğer ahali de uyandıkça kahvaltıya doğru yol aldık…
21-DSC03751

Kahvaltı sonrası denizle ayaklarımızı buluşturduk. İpek pek sevmedi bu buluşmayı, su soğuktu haliyle… Can kampı işleten ailenin kızıyla arkadaş oldu ve hiç bırakmak istemedi burayı…
35-IMG_0425

Yine isyanlar eşliğinde dönüşe geçtik. Neden bir gece daha kalmıyorduk, neden dönüyorduk…
Ve yaz biterken ve sonbaharın ortasına doğru ilerlerken geçen yazı düşünüyorum.
Güzeldi, güzel geçti yaz
Yeterince uzundu bizim için…
Çünkü çok gezdik, çok gördük, dolu doluydu…
Yeni şehirler (Hepimiz için)
Yeni ülkeler(İpek için)
Yeni deneyimler (karavan kamp…)
Şükrederek ve teşekkür ederek yazı kapatırken sonbahara kucak açmak istiyorum…
Sonbahar gezilerine başlamadan önce ise kısmet olsun yaz gezilerimizi de hızlıca aktarmak buraya…
Bol bol orman havası koklamak, bol bol yürümek var planda bu sonbaharda…


Not: Nedense o kadar şikayet ettiğimiz karavanın ve kamp alanının fotoğrafını hiç çekmemişiz:) Yazıda yer alan bütün karavanlı fotoğraflar kamp yaptığımız mekanın websitesinden alınmıştır.


27 Eylül 2012

LİMONLU CHEESECAKE

Ve Doğumgünü menümüzden geriye kalan son tarifimiz; Limonlu Cheesecake...21-IMG_0609


Bu tarifi 8 senedir yapıyorum, beni hiç üzmedi, hüsrana uğratmadı.
Buraya da artık tarifini almak şart oldu.
Limonlu cheesecake yazıverince çıksın hemen diyerek aldım buraya.

Oğlumun ve eşimin doğumgünü için iki katlı hale getirdim.
26 cm ve 18 cm kalıp kullandım bunun için.
Geriye hiç dilim artmamış olması da tarifin en büyük referansı sanırımJ

Aşağıdaki malzemeler 26 cm kalıp içindir.
Ortalama 12 kalın dilim ya da 18 ince dilim elde edersiniz.

Malzemeler:
Tabanı için 1,5 paket burçak bisküvi yaklaşık 200 gr kadar
100 gr margarin ya da tereyağı

Kreması için:
1 su bardağı toz şeker
3 paket krema peyniri (600 gr)
2 tepeleme yemek kaşığı nişasta(buğday yada mısır)
1 paket vanilya
2 yumurta
1 paket süt kreması (200 ml)
1 limonun suyu ve kabuğunun ince rendesi


Yapılışı: Önce kelepçeli kalıbınızı aliminyum folyo ile kaplayın. Kalıbın çapı size kalmış. Ben 26 cm çapında kullandığım zaman resimdeki dilim kalınlığında oluyor. Daha dar kalıpla çalışırsanız daha yüksek dilim elde edersiniz.
Resize of IMG_3141 


Bisküvileri rondoda un haline getirin. Eritip ılıttığınız tereyağı ile un halindeki bisküvileri ovalayın, elinizle yoğurup, sıkarak tutmasını sağlayın. Kelepçeli kalıbınızı alüminyum folyo ile kaplayın, sadece tabanının kaplamanız da yeterli olur. 

Resize of DSC00244

Bu karışımı kelepçeli kalıbın tabanına bastırarak yayın. Yanlara doğruda yükselti yapın. Tabanımız hazır, buzdolabına kaldırın. Yarım saat kadar beklesin. Siz bu esnada kremayı hazırlayın.Peynir ile şekeri iyice pütürsüz olana kadar mikser ile düşük hızda çırpın. Ardından vanilyayı, nişastayı ekleyip, çırpın. Yumurtaları tek tek ekleyerek çırpın. Kremayı ekleyerek çırpın. Limon suyu ile rendesini de en son ekleyip çırptıktan sonra kalıba bu karışımı yayın. Bıçak ile üstünü düzeltin, Önceden ısıtılmış fırında 170 derecede üzeri pembeleşip hafif kızarana kadar pişirin. (45 dakika kadar) Fırından hemen çıkarmayın, iyice soğusun ondan sonra çıkarın. Yoksa kekiniz çökebilir yada çatlayabilir. İyice soğusun sonra buzdolabına kaldırın. 1 gece buzdolabında bekletin, daha fazla beklese de olur, buzdolabı 1-2 gün sonra daha lezzetli olur böylece.

Kalıptan çıkarıp servis yapın
Afiyet Olsun..

Resize of IMG_3952

26 Eylül 2012

KISIR


Bir Malatyalı kısırı asla belli ölçülere tariflere bağlı kalaraktan yapmaz, yapamazJ
Bu bir Malatyalı için tamamen göz kararı ve kısır ile arasındaki diyalogdan teşkil bir husustur.
Zira kısır da yapımı sırasında kendisini teste açık tutan, tadıyla tuzuyla dokusuyla gidişatını belli eden, bu gidişatı yönlendirebileceğiniz bir yiyecektir. 
Bu sebepten bu tarifi yazarken ben sadece içindekiler bölümünü yazıp kalan kısmı kısırınız ile karşılıklı muhabbet içerisinde olaraktan hazırlamanızı önereceğim.
Yapımı kolay olan bu yiyecek her davette kendine yer bulmayı illa ki başarmasıyla da şaşılası bir ayrıcalığa sahiptir.

08-IMG_0449

İçindekiler:

  • İnce bulgur ,
  • Domates salçası ,
  • Biber salçası,
  • Nar ekşisi ,
  • Karabiber, kimyon, nane, pulbiber, sumak
  • Sarımsak 
  • Sıvıyağ ,
  • Limon suyu
  • Tuz
İÇİNE KONULACAK SALATASI İÇİN :
  • Kıvırcık, maydanoz, salatalık, taze nane, taze reyhan, domates, yeşil soğan ( bu malzemelerin tamamının olması şart değildir, elinizdeki mevcutlarla da pekala yapabilirsiniz. 


Yapılışı: Önce yeşillikler ince ince doğranır kenarda bekler, bulgur ıslatılır, baharatlar, sıvı yağ, salça, limon suyu, tuz, nar ekşisi…
Gözle test + Tadım testi ve gerekirse biraz daha malzeme ekleme… İşin özü bundan ibarettir.

Biraz detaya girer isek;

Esas malzeme halisinden Köftelik ince Bulguru temin etmektir, kişi başı yarım çay bardağı çoğu zaman idealdir, artar bile. Tek yemek kısır değilse tabi. Tek öğün kısır ise bir kişi 1 çay bardağı bulgura denk gelecek kısır ile hallice doyar.

Bulgur kaynar su ile üstünü 1 parmak geçecek şekilde ıslatılır. Kısır hızlıca bu kaynar suyu emer.
Siz bulgur ılıyana kadar diğer malzemeleri hazır edersiniz.

Ben son yaptığım kısırda neler kullandım diye bakar isek;

Yeşillikler:
Kıvırcık Marul(ince ince doğranmış)
Taze soğan(ince ince doğranmış)
Taze nane(yok ise kuru nane eklenmelidir)
Salatalık(ince ince doğranmış)

Baharatlar:
Bol kimyon( kimyon kısırın vazgeçilmezidir)
Karabiber-Kırmızıbiber (fazla acıtmayacak kadarJ)
Tuz( tattığınızda ne tuzlu ne tuzsuz gelecek kadar)

Ekşiler:
Limon suyu (ekşitmeyecek kadar)
Nar ekşisi ( fazla ekşi yapmayacak kadar)

Renk ve lezzet vericiler:
Biber ve domates salçası (bulgurlar istediğiniz renge kavuşacak kadar)
2-3 diş sarımsak(ince ince doğranmış)
Sıvıyağ (kısırınız kuru olmayacak kadar)

Islanan bulgura, baharatları, renk ve lezzet vericileri ekleyin. Ekşileri de ekleyip en son yeşillikleri ekleyin. Yeşillik miktarını yine göz kararı azar azar ekleyebilirsiniz.

Yanına garnitür olarak turşu, taze domates ve salatalık, marul yaprakları servis ederseniz pek makbul olur.

Çay veyahut Ayran kısırı en güzel tamamlayan içeceklerdir.

Afiyet olsun.

25 Eylül 2012

CEVİZLİ YOĞURTLU HAVUÇ SALATASI


Bu tarifi son zamanlarda her davete yapar oldum. Seviliyor, yeniyor. Güzel eşlik ediyor her şeyin yanına.
33-IMG_0521

Yapımı da pratik, çünkü bende şu aletten mevcut, Onun sayesinde havuç rendelemekten hiç korkmuyorum :)

Malzemeler:
1 kg havuç
1 kg kadar yoğurt
2 diş sarımsak
1 çay kaşığı tuz
1 su bardağı kırılmış ceviz içi
½ çay bardağı sıvı yağ

Yapılışı: Havuçları rendeleyip tavaya alın, üzerlerine tuzu serpin, sıvıyağı ekleyip havuçlar ölene kadar kavurun. Havuçlar diri kalmasın fazla, çok da fazla ölmesin.
06-IMG_0445 Sarımsakları ezip yoğurt ile karıştırın. Ceviz içini ve havuçları da yoğurt karışımına katıp karıştırın. Servis kasenize alıp üzerini ceviz ve nane ile süsleyerek servis edebilirsiniz.

24 Eylül 2012

KAKAOLU ŞEKİLLİ KURABİYELER


Yasemin tam benim aradığım kurabiyenin tarifini vermiş.

10-IMG_0451
Can’ın en sevdiği tabi ki çikolatalı kurabiyeler…
Baharatlı yaptıklarımı da yiyor ama misafirlere de ikram olacağı için riske girmeyip herkesin ortak zevki çikolatalı kurabiyeler yapmak istedim. Bu tarif benim için çok ideal oldu. Üstelik kurabiyenin dokusu da tam istediğim gibiydi. Baharatlı yapmak istersem tarifte ki kakaoyu çıkarıp baharat grubunu ekleyeceğim(Zencefil, tarçın, muskat, havlıcan, Zerdeçal)

Tarif üzerinde iki değişiklik yaptım
1-) Üzerini şeker hamuru ile kaplamayacağım için pudra şekeri miktarını 1,5 katına çıkardım. Yine de şekeri fazla olmayan bir kurabiye oldu. Bu kadarı da bize yeter dedik. Daha şekerli olmasını isterseniz 2 su bardağı pudra şekeri eklemenizi öneririm.
2-)Bir de tarifte geçtiği üzere hamuru yaptıktan sonra yarım saat buzdolabında bekletmedim. Çünkü unuttum:) Ancak sonuç başarılıydı. O yüzden tekrar yapar isem yine bekletmeyi düşünmüyorum:) Hamur gayet güzel şekil aldı, parçalanmadan tepsiye yerleşti. Herhangi bir sıkıntı yoktu yani.

1-IMG_0459

Malzemeler:


  • 250 gram tereyağı ya da margarin (oda sıcaklığında)
  • 1 yumurta
  • 1,5 su bardağı pudra şekeri
  • 4 yemek kaşığı kakao
  • 4 su bardağı un
  • ½ su bardağı nişasta (buğday nişastası kullandım)
  • 1 çimdik tuz
  • 1 çay kaşığı karbonat


Yapılışı
1.       Yağ ile pudra şekeri krema kıvamına gelinceye kadar mikser ile çırpılır. Yumurtada ilave edilerek çırpılmaya devam edilir.
2.      Kakao hariç (kakao hamuru sertleştiriyormuş) karbonat, tuz, nişasta ve 3 bardak unu beraber eleyerek yumurtalı karışıma ekleyin. Biraz bütünleşmesini sağladıktan sonra kakaoyu ekleyin. Son 1 bardak unu hamurun kıvamına göre yavaş yavaş ilave edin. Çok yumuşak veya çok sert olmayan bir hamur elde edeceksiniz. Kulak memesinden biraz daha sert.
3.      Hamur hazır olduktan sonra merdane ile açarak istediğiniz şekildeki kalıplarla keserek 175 derecede önceden ısıttığınız fırında en fazla 10-12 dakika pişirin.  Ben tepsiye yerleştirdikten sonra Can ifadesini bastım pişirmeden önce.

Bundan sonraki kurabiye tarifinde, pudra şekeri yerine tamamen pekmez kullanmayı düşünüyorum. Yarım ölçü yapıp sonucu sizinle paylaşırım.

23 Eylül 2012

TİRAMİSU TART


18-IMG_0583Her güne bir tarif ile gidiyoruz hadi hayırlısı bakalımJ

Tiramisu tart çok ama çok beğenildi. Oysa ki o kadar kolay ve pratikti ki.

Pratik olmasını sağlayan ise hazır tabanı.

Bu tabanlardan her Avrupa’ya gidişimizde paket paket alıp geliyorum. Bütün marketlerde(Aldi, Lidl, Dia, Copp) oluyor. Son gidişimizde 8-9 tane sığdırabildim ancak çantama ve geriye sadece bir tane tabanım kaldıL

Tabanı evde de yapmak mümkündür pek tabi ama kekimsi bir dokusu olduğu için tart kalıbından çıkar mı tam emin değilimL

Malzemeler:
1 adet kekimsi tart tabanı
Tabanı Islatmak için;
½ su bardağı sıcak su
½ su bardağı soğuk ya da ılık süt


Krema için:
2 su bardağı süt
1,5 türk kahve fincanı toz şeker
1,5 türk kahve fincanı un
1 yumurta
1/2 paket labne peyniri

Üstünü süslemek için 1 yemek kaşığı kadar kakao
41-IMG_0581

Önce tabanı ıslatmak için yarım su bardağı sıcak su içine 1 dolu tatlı kaşığı granül kahve(Nescafe) ekleyip çözdürdükten sonra yarım bardak da üzerine süt ekleyin.
Bu karışım ile kekin her tarafını ıslatın.
Labne hariç diğer malzemeleri karıştırıp ocağın üzerine alıp muhallebi halini alana kadar pişirin. Yoğun hali alır almaz ocaktan alıp kremanın ılımasını sağlayın. Labneyi ekleyerek mikser ile son bir kez daha çırpın.  Bu karışımı tart tabanının boşluğuna döküp buzdolabında soğumasını, bu sayede lezzet kazanmasını sağlayın. Çünkü Tiramisu da Cheesecake gibi soğudukça lezzet kazanıyor. Servis etmeden önce üzerine kakao eleyin. Dilerseniz üzerine önce damla çikolata serpip sonra üzerine kakao elerseniz daha güzel bir görünüm elde edersiniz(arkadaşımın tavsiyesi) 

42-IMG_0584

Afiyet olsun.

22 Eylül 2012

TUZLU KURABİYELER


02-IMG_0436
Tuzlu Minik Çörekler

Bu çöreklerin tarifi aslında kıyır tuzlu kurabiyeye ait…
Ben sunumu değiştirip daha küçültüp üzerlerini ise farklı malzemelerle süsledim.

Siz de dilediğiniz gibi şekillendirebilirsiniz(minik toplar, çubuk, fiyonk, burgu, örgü…)

Tarifi Müge’den aldım.


Malzemeler:
250 gr oda ısısında yumuşamış tereyağ ya da margarin (sakın eritmeyin tamamen)
4-5 su bardağı un (kıvamına göre ayarlayın)
1 tatlı kaşığı tuz 
1 tatlı kaşığı mahlep
1 paket kabartma tozu
2 çay kaşığı toz şeker
1 çay bardağı sıvıyağ
1 çay bardağı yoğurt
 1 yemek kaşığı sirke(elma sirkesi kullandım)
üzerine sürmek için 1 yumurta sarısı
Susam - çörek otu – beyaz ya da siyah haşhaş tohumu, ayçekirdeği içi

34-IMG_052437-IMG_0533
Yapılışı: Margarin ile unu parmak uçlarınızla hafifçe yoğurup, yavaş yavaş birbirine yedirin. Daha sonra diğer malzemeleri de (şeker,tuz,mahlep,kabartma tozu,yoğurt,sıvıyağ,sirke) ekleyip yumuşak kıvamlı bir hamur elde edin. Bu hamuru buzdolabında yaklaşık 1 saat kadar bekletin. 1 saat sonunda arzu ettiğiniz şekli verin. Ben misketten biraz irice toplar alarak yaptım. Önce yumurta sarısına sonra istediğiniz üst malzemeye batırıp yağlı kağıt serili ya da yağlanmış fırın tepsisine dizin.  Önceden 180 derecede ısıtılmış fırında yaklaşık 15 dk pembeleşinceye kadar pişirin.

Afiyet olsun
Bir sonraki tarifimiz çok beğeni gören Tiramisu tart:)

21 Eylül 2012

AVCI BÖREĞİ- İÇLİ KÖFTE BÖREĞİ (KIYMALI BULGURLU BÖREK)

05-IMG_0440

İçli köfte böreği ismini ben verdimJ çünkü gerçekten de bu hissi veriyor yerken.

İçinde bulgur var ceviz var kavrulmuş kıyma ve soğan var, haksız sayılmam sanırım bu ismi verirken:) çünkü bu karışım bir içli köfteyi oluşturan 4lü demek

Çok hafif bir börek üstelik, içine extra bir yağ koymuyorsunuz, sadece böreği su ve yağ ile ıslatıyorsunuz o kadar…
40-IMG_0578 Ben tarifi iki ölçü yaptım, aldığım adres ise Selen idi. Her buluşmaya yapıyor ve bir sonraki buluşmaya Selen’den yine bu böreği istiyorduk. Ama bir türlü bana da yapmak kısmet olmamıştı. Can’ın doğumgününe kısmetmiş. Bu böreği önceden yapıp pişirmeden buzlukta dondurup misafiriniz gelmeye yakın çıkarıp yumurta akı ve galetaya bulayıp fırına atın. Çıkan börek tazecik çıtır çıtır mis börekler oluyormuş. Ben bu şekilde de yapıp buzluğa atmayı düşünüyorum bir dahaki sefere, yine iki ölçü yaparım bunun için sanırım.

Aşağıda tek ölçü verilmiştir.

Malzemeler:
250 gr kıyma
2 orta boy kuru soğan
Tuz, karabiber, kırmızı biber
Yarım çorba kaşığı salça
1/2 bardak dövülmüş ceviz içi
1/2 bardak kısırlık bulgur
4 adet yufka
1 çay bardağı sıvı yağ
1 çay bardağı su
1 yumurta akı (yetmediği için daha fazla kullandım)
Galeta unu

Yapılışı:
Kıyma ve soğanı baharatları da ekleyip kavurun. İyice pişen karışımı soğuması için bekletin. Ilınınca içine salça, ceviz içi ve (üzerini bir parmak örtecek kadar) kaynar su ile şişirdiğiniz bulguru ekleyip karıştırın.

İlk yufkayı yayın. Üzerini sıvı yağ - su karışımı ile iyice ıslatın. İkinci yufkayı da üzerine yayıp aynı şekilde ıslatın. 12 üçgene böldüğünüz yufkaların geniş kenarlarına iç malzemeden koyun ve çok sıkmadan sigara böreği gibi sarın. Sırayla yumurta akı ve galeta ununa buladığınız börekleri tepsiye dizin ve önceden 200 dereceye ısıtılmış fırında hafif pembeleşene dek pişirin. Afiyet olsun.

Galeta unu bitince kalan yufkaları da normal susam ve çörek otu ile pişirdim. Onlar da gayet güzel oldular.

01-IMG_0434

20 Eylül 2012

TAKI ASKILIĞI




Bu askılık sayesinde kolyelerim birbirine dolanmaktan, kutularda beklemekten kurtuldu.
Eskiden sabah işe gidiş telaşında birbirine dolanmış iki kolyeyi ayırmaya uğraşmaktansa hiç takmamayı benimsemiş bünye artık bu sayede kolye takabilir hale geldi
J
Hepsi gözümün önünde olduğu için de seçme kolaylığı var. Biliyorum çoğu hatun işe gideceği vakit giyeceği kıyafeti, takacağı çantasını, kolyesini takısını bir gün önceden hazırlar bırakır. Ben ise yatmadan önce ki enerjimi Can’ın okula giderken giyeceği kıyafeti hazırlayıp odasına hazır bırakmaya, çantasını elden geçirip yeni temiz kıyafet koyup okuldan geldiyse bir not anket soru cevaplandırıp çantasına bırakmak ile geçiriyorum. Kendime hiç vakit kalmıyor çoğunlukla.

Takı askılığı için fikir annemiz Sevgili Selen… Yapımını sayfasında detaylı bulabilirsiniz, bunun için tık tık…

Çekmece kulplarını Zara Home’un sezon indiriminden almıştım. Uzun süre kendisine yer bulamadı, atıl olarak beklerken Selen’den gelen fikir ile değerlendi, tam yerini buldu.

Kayınpederim ise bu kulpları yine atölyesinde yer alan atıl bir ahşap parçasına monte etti. Yani bu askılık için hiç ağaç kesilmediJ

Selen’in askılığı koyu ahşap üzerine idi, benim askılığım yatak odama uyumlu olarak açık tonlarda oldu.

Sizlere de fikir olsun diyerek bu sayfalara taşımak istedim.

Gezi notları dışında da bir şeyler olsun bu sayfada renk gelsin değil mi? J

19 Eylül 2012

6.YAŞ




Bugün tam da 5. yaşını doldurup 6. yaşına bastığın gün.

Biz ise senin doğum gününü babanınki ile birlikte 3 gün önce kutladık.

3 gün önce 3 gün sonra fark etmiyor da 1 yıl çok fark ediyor…

Çok değiştin son bir yılda…
Artık koca adamsın bir kere… Tek değişen boyun kilon değil elbette. Zevklerin değişti, ilgi alanların değişti gelişti, artık benden çok babana yakınsın. Bunu kardeşin doğmadan önce yapmaya çalışmıştık. Ben kardeşinle ilgilenirken ihtiyaçlarınla baban ilgilendi. Bunun dışında yönünü ona döndün çünkü o yarış oyunlarını benden daha iyi oynuyor. Anne yarış oyunlarını sevmese bile seninle seve seve arabacılık oynuyor her fırsatta neyse ki. Yoksa hiç yanıma gelmeyeceksin diye korkuyorumJ

Bir kardeşin oldu, ilk başta seni hiç etkilemedi. Ne olumsuz ne olumlu bir tepki göstermedin hiç kardeşine. Sanki o hiç yokmuş gibi davrandın. Sevdim ben bu durumu, kardeşine hiç zararın ziyanın yoktu.

Oysa şimdi durum değişiyor hafiften… Çünkü sen ne ile oynasan o da dahil olmak istiyor. Elinden almak istiyor. Kurduğun kuleleri, yaptığın legoları, yolları bozuyor. Kayıp lego parçaları hep kardeşinin ağzından, avucunun içinden çıkıveriyor. Ve bizden azarı işiten sen oluyorsun, oyuncaklarını ortada bıraktığın için.
Ve sen artık tepki gösteriyorsun bu duruma… Biz de sana tepki gösterince kırılıyorsun, kızıyorsun… Bize kızıyorsun aslında kardeşine değil ama bize kızgınlığını da kardeşine tepki göstererek bize gösteriyorsun yine aslında…

Benden epey uzaklaştığını düşünsem de sana sarıldığımda seni okşadığımda tekrar o küçük çocuk olduğunu görüyorum. Anne şefkatiyle sakinleşen, huzur bulan çocuk…
Anne de sana sarıldığında huzur buluyor çok hem de…

Sen mutlu ol diye yapıldı bu doğum günü… Kardeşine yapılan doğum gününden aşağı kalmasın en az onunki kadar güzel olsun istedim.

İnsanlar geldi, hediyeler geldi, mutlu oldun.

Baban sordu oğlum hadi anlat nedir duyguların doğum gününde bir sürü hediyen oldu diye. Duygu nedir dedinJ

Öğreneceksin elbette dilimiz döndüğünce anlattık sana duygunun ne olduğunu...



İyi ki doğdun, iyi ki Can’ımız oldun… Nice güzel yaşların olsun…


Doğumgününde annen misafirlere tuzlu ve tatlı köşesi oluşturdu. Temayı lacivert rengi olarak düşündü. Örtülerini bu şekilde seçti serdi.
6 yaş kurabiyeleri yaptı sana, teşekkür etti gelenlere, ağaca astı.




Babanın ve senin doğum günündü. Birlikte olan fotoğraflarınız yer aldı büfede. İsimleriniz ise her kapıda her köşede idi. Selen Teyzen yardım etti, İyi ki doğdunuz yazdı lacivert üçgen bayraklarda…


































Evin giriş kapısında ise dev afiş vardı. 



Menümüz ise şöyleydi.

Tuzlularımız:
Minik Tuzlu Çörekler
Biber dolması
Zeytinyağlı Yaprak Sarma
Bulgurlu Kıymalı Börek(Avcı Böreği)
Yoğurtlu Cevizli Havuç Salatası
Kısır









Tatlılar:
Tiramisu Tart
Fındıklı tarçınlı kurabiyeler
Kakaolu 6 yaş kurabiyeleri
Doğumgünü pastası (Limonlu Cheesecake)

İki katlı cheesecake yaptı annen. Üzerine daha önceki doğumgünü pastanızın figürlerini koydu ve geriye hiç dilim artmadı. Bu iyiye işarettiJ




Hepsinin tarifini buraya yazalım kısım kısım ki yapmak istediğimiz vakit hemencecik bulabilelim... Tariflerle burada olacağız yakında.

Sen ise iyi ki doğdun yine...

Nice güzel renkli, gezmeli, eğlenmeli, sağlıklı, huzurlu, mutlu doğum günlerin olsun...