24 Kasım 2009
ŞİFALI KEK
Birçok kek tarifi yapılabilir şifalı olmak üzere ama benim için bu kek şifalı keklerin atasıdır. O yüzden şifalı kek ismini ona vereceğim. Diğer keklerin ismi farklı olabilir, Elmalı kek, Balkabaklı kek gibisinden…
Bütün tariflerde baş tacı edeceğimiz bazı baharatlarımız olacak.
İşte bu baharatların kralı, Zencefil… Çünkü o bir bağışıklık güçlendirici...
Kraliçesi ise Zerdeçal... Çünkü o Alerjilerle savaşıyor, Astımlılara yardım ediyor.
Valemiz ise tarçın, çünkü o çok çekici, iştah açıcı, bebeklerin tam damak tadına göre…
Asımız ise muskat…
Diğer malzemelerimiz ise sayıları tamamlıyorlar…
Kuru meyveler(kayısı, incir, hurma, üzüm, dut)
Ve tazesinden elma…
Yağ ve şeker miktarımız ise sadece yarımşar su bardağı olacak.
Malzemelerimizi anlattık gibi ama bir özet yapalım…
• 2 yumurta
• ½ su bardağı toz şeker
• ½ su bardağı sıvı yağ
• 1 su bardağı süt
• 1 elma(soyulmuş, küp küp doğranmış)
• 3-4 sarı, 3-4 de esmer kuru kayısı doğranmış
• 3-4 kuru incir doğranmış
• 3-4 medine hurması doğranmış
• 1 çay bardağı kuru üzüm doğranmış
• 1 dolu tatlı kaşığı zencefil
• 1 dolu tatlı kaşığı zerdeçal
• 1 tatlı kaşığı tarçın
• Bir tutam muskat cevizi rendesi( bir cevizin ancak 4de biri kadar)
• 3 bardak kadar un.
• 1 paket kabartma tozu
Yapılışı: Fırın 180 derecede, hemen ısıtmaya başlamayın durun, meyveleri doğramak filan vakit alabilir. Boş yere elektrik sarfiyatı olmasın.
Yumurta ve şeker çırpılır, köpük köpük olur, şekilde görüldüğü gibi…
Sonrasında süt ve yağımız ilave edilir. Baharatlarımız eklenir, ardından 2 bardak un eklenir ve kabartma tozu eklenir. Elenmiş unu karıştırmadan diğer malzemeleri doğrayarak ekleyin. Elediğiniz una bulanınca pişerken meyveler çökme yapmayacaklardır. Ardından hamurun kıvamına göre kalan bardağı yavaş yavaş ekleyin. Artırma eksiltme yapabilirsiniz. Koyu bir kek kıvamınız olacak. Yağlanmış 26 cmlik kelepçeli kalıba aktarıp ısıtılmış fırına sürelim. Kürdan testi başarılı olunca çıkarıp soğumasını bekledikten sonra kalıptan çıkarıp servis edebilirsiniz. Yanına c vitaminli taze sıkılmış portakal suyu öneriyoruz.
Bebeklere zencefili, zerdeçalı normal koşulda yedirmek içirmek mümkün değildir, çünkü ikisinin de tadı acıya yakındır. Ancak kek içinde şekerin etkisiyle fark etmeden tüketiveriyorlar işte.
-Nasıl olmuş oğlum, göster bakalım kekini...
-Anne çatal ile zor oluyo bu iş, ellerimi de yıkamıştım zaten, boşverelim çatalı…
Yeni temizlenmiş mutfak kek kırıntıları ile dolar ama anne mutlu mesut karışmaz, bu güzel anın fotoğraflarını çekmeyi tercih eder...
21 Kasım 2009
17 Kasım 2009
DOMUZ GRİBİ AŞISI
Uzun zamandır polemik konusu olan domuz gribi aşısı sonunda Türkiye'de de sağlık ocaklarında yapılmaya başlandı. Bu imkandan sadece kronik hastalıkları olanlar ile 6ay-5 yaş arasındaki bebekler/çocuklar faydalanabiliyor şimdilik.
Aşı hakkında ki türlü polemikleri benim aklım almıyordu. Haberleri takip edişim aşı ne zaman başlayacak bunu öğrenebilmek içindi. Nihayet beklediğim haber yayınlandı. Aşı için tarih belirlendi.
Maalesef Can'ın astım problemi olduğu 1 yaş itibariyle kesinleşti. Doktorumuzun kontrolünde o gündür ilaçlarımızı düzenli olarak kullanıyoruz. Astım artık düzenli tedavi ile küçük yaşlarda tedavi edilebilir bir hastalık.
Astımlı olanlar bilirler grip olmak çok kötüdür. Çünkü normal bir insanın ya da bebeğin geçireceği gibi geçirmezler. Akciğerler tepkisini verir, hırıltılar başlar. Ardından kortizonlu tedaviler başlar. Bu yüzden gripten korunmak astımlı olanlar için çok çok daha önemlidir.
Bu sene yazın sonunda Can normal mevsim gribi aşısını oldu ve 3 aydır burnu bile akmadı. Öksürük yok, hırıltı yok.Bu sebepten tartışmaları anlamsız buluyor ne zaman aşılama başlayacak diyordum. Doktorumuzla da aynı fikirdeydik. Şiddetle tavsiye ediyordu. Astım olsun olmasın.
Zaten aşıyı tavsiye etmeyen doktorlardan şüphe ediyorum.
Velhasıl Sağlık ocağını gün aşırı arıyorum ama yanıt hep olumsuz, aşılama halen başlamamış. Derken cuma akşamı sağlık bakanlığı basına aşılamayı 16 Kasım Pazartesi başlatacağını duyurdu. Aşıların dağıtımında yaşanan gecikmeden dolayı, bizim sağlık ocağında ise en erken Salı sabahı başlanabildi. Zaten başlanmasaydı da telefonla bilgisini Sağlık Bakanlığından aldığım diğer yakın noktalardan birine gidecektik... Kolay değil bütün sağlık ocaklarına aynı anda aşıyı dağıtmak. Neyse ki gerek kalmadı.
Salı sabahı ocağın ilk aşılanan bebeği Can idi. 1 numaralı aşı kartımızı aldık.
1 ay sonra da 2. aşılama için gideceğiz.
Aşının etkisini gösterebilmesi için 15 güne ihtiyacımız varmış. Ondan sonra kim korkar Domuz gribinden artık.
Ebeveynlere de tavsiyem bebeklerinizin/çocuklarınızın hasta olup çok daha fazla yan etkisi ve riski olan ilaçları/tedavileri almalarına sebep olmaktansa biran önce aşı olmalarını sağlayın. Her gün haberlerde ölenlerin sayısının arttığını görüyorsunuzdur, inanın ilerleyen zamanlarda bu sayı daha da artabilir. Korkunuz artmasın, sonradan pişmanlıklar yaşamayın. Bunun yerine aşınızı yaptırın, içiniz rahat etsin.
Sağlık bakanlığının grip ile ilgili web sayfasını ziyaret edip daha fazla bilgi sahibi olabilirsiniz.
Açalya'nın ilgili yazısını okuyabilirsiniz.
LİMONLU KEK
Yine aylar geçti, mevsimler geçti hatta, bloğa yazı eklemek kısmet olmadı. Tatilin son iki yazısını bile yazamadım. Sevgili Açalya'nın neredesiniz yorumu ile silkelendik ve geri dönüşün yollarını aramaya başladık. Dönüşün şereflisi bir tarif olsun, fotoğraflar olsun istedim. Başladık yabancı tarifleri dolaşmaya...
Hem göze hitap etsin hem damak tadımıza deyip hiç tereddütsüz limonlu kek fırında yerini aldı.
Malzemeler:
100 gr tereyağı/margarin
75 gr toz şeker
155 gr un (elenmiş)
Üst katman:
4 adet yumurta
250 gr toz şeker
60 ml limon suyu
1 tatlı kaşığı limon kabuğu rendesi
30 gr un
1/2 tatlı kaşığı kabartma tozu
Yapılışı: Fırını 180 dereceye ısıtın. 20x30 cm ebadında bir kek kalıbını yağlı kağıt ile kaplayın. Kenarlarından pay bırakın.
Yağ ve şekeri mikserde köpük köpük olana dek çırpın. (Bu yöntemin adı creaming diye geçiyormuş)
Unu ekleyin. Karışımı kalıbınızın tabanına yayın. 25 dakika ya da altın rengini alana dek fırınlayın. Fırından çıkarıp soğumaya bırakın.
Yumurta ve şekeri mikserde 2 dk. ya da köpük köpük olana kadar çırpın. Limon suyu ve kabuğunu ekleyin. Un ve kabartma tozunu da ayrı bir kapta karıştırarak ekleyin. Pişirdiğiniz soğumuş olan kekin üzerine bu karışımı dökün. 25 dakika ya da katılaşana kadar çırpın. Sıvı olarak gördüğünüz karışım koyulayıp katı hale gelecektir. Kalıbından çıkarmadan soğumaya bırakın. Pudra şekeri serperek servis edin. Dilerseniz ekstra pudra şekeri olmadan benim gibi sade de tüketebilirsiniz. Yanında güzel bir kahve ile açık hava da, Can yeşillikler arasında koşturuyor... İşte keyif bu...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)