Kar yağınca, her yer bembeyaz olunca benim canım en çok bloğa yazı yazmak ister...
Yazmak, yazı üstüne yazı yazmak, yazamadığım ayların haftaların acısını çıkarmak...
Haftada bir gün süt izni kullanıyor olmama ve bakıcımızın o gün de bize eşlik ediyor olmasına rağmen hiç fırsatım olmadı, zaman bir koşturmaca içinde geçiyor. Az önceki yazımı bile çok önceden hazırladığım halde bloğa yükleyememiştim.
Şeytanın bacağını bir yerden kırmak gerek, paylaşmak, yazmak...
Yazacak çok şey var belki ama kısadan ve kestirmeden gidip hedefe ulaşmak benim niyetim... En son yapılan şeyi ilk yazmak en kolayı belki... İşte karların getirdiği bir aşk...
Karadanadam yapmanın aşkı...
En son yaptığımız kardanadam geçen sene bu vakitler İsviçre'de bıraktığımız idi... Şimdi ise evimizin karşısında... 1 saat önce yapıldı. Pencereden kafamızı uzatıp uzatıp bakıyoruz ona halen... Yılın ilk kardanadamı... Ve kış böyle giderse daha çok kardanadam yapacağız biz...
31 Ocak 2012
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
4 yorum:
Oh ne güzel olmuş, elinize sağlık... Havucu, atkısı pek uyumlu olmuş...:)
evet rengarenk entel bir kardanadam oldu bizimkisi :)
''kötü hava yoktur, yanlış kıyafet vardır'' sözünü doğrularcasına olmuş :) havalar soğuk diye çocukları eve hapsetmek çok yanlış..sizi tebrik ediyorum paylaştığınız için de..çocukların soğuk da olsa temiz havaya, doğaya, oksijene ihtiyaçları var..tembel olmayan, onlarla ilgilenecek, oyun oynayacak, birlikte kardanadam yapacak ebeveynlere ihtiyaçları var..
Merhaba Gulsah
Hemfikirim seninle, temiz Hava, uygungiyim onemli olan
Yorum Gönder