26 Şubat 2008

SOBE

Berceste Dost sobelemiş beni çok uzaklardan...
Bu sobe öyle bir anda geldi ki, cevaplarım neler bilmiyorum.
Nefesim nelerle kesilir, neden yapabileceğim halde yapmıyorum bazı şeyleri ve yeniden dünyaya gelsem ne olurum?

Şu an öyle bir durumdayım ki mutluluk ile aramda inceden bir kıl köprü var. Ne o tarafa geçebiliyorum ne bu tarafta kalmak istiyorum ama ne yapacağım bilmiyorum. Pınar'ı nasıl mutlu ederim bilmiyorum...
Bu gece bir düşüneyim yarın yazayım cevapları...

Dün gece rüyamda yeniden sınavlara girmiş, tıbbı kazanmış ve kaydımı dondurmuş olarak buldum kendimi. Yani hemen kaydımı açtırıp eğitime başlayabilirmişim. Büyük binaların kapılarından giriyordum. O kapıdan o kapıya koşuyorum, kaydımı açtırıyordum. Bilinçaltım bana bir oyun oynuyordu... Aslında biliyorum ben kendimi, bilinçaltımda birşeyleri başarmak isteyen biri var sadece, sınav sisteminin, üniversitede çan eğrisi sisteminin çok güzel yonttuğu, bu hale getirdiği biri var. Zor olmalı başardığım şeyler, kendimi ispatlamalıyım illaki... Neden böyle hissediyorum ki, neden bir bebek sahibi olduğum ve sakin ama huzurlu bir hayatım olduğu için mutlu olmuyorum, neden geleceğe ait inancımı yitirdim, işsiz kalmak bu kadar mı kötü etkiledi beni :(
*********************
Ertesi sabah yine bilgisayar başındayım. Sobenin cevapları için;

** Bakalım kaç tanesi gerçek olacak?
*Hemen bugün minivan tarzı bir araba sahibi olmak, oğlumun arabasını ve tüm ihtiyaçlarını arka geniş bagaja atıp gezmeye çıkmak, ilk gideceğim yer Beyazıt olurdu heralde.
*Dışarı çıkar çıkmaz, İstanbul belediyesinin tüm yolları, ulaşım araçlarını ve binalarını engelli araçları ve çocuk arabaları için düzenlemiş olduğunu görmek, her merdivende ya da kaldırım bitiminde sıkıntı çekmemek, rahatça dolaşabilmek, engellenmemek...
*Eşim arayıp haftaya yıllık izin aldım dese ve oğlumuzu da alıp hemen bir tatile çıksak
*Haftada 2-3 gün çalışabileceğim bir işimin olması, ofise gidip gelmeden evden çalışma imkanı birde...
*Blog dostlarımla daha sık biraraya gelmek, diğer arkadaşlarımla da öyle.
*Cadde üstü yerine geniş sosyal alanları olan bir siteye taşınmak. Pencereyi açtığımda temiz havanın içeriye dolması, egzos dumanı değil.
*Adaların birinde yaşamak, işe ordan gidip gelmek hatta...
*Anne ve babamın bir 15 yıl daha genç olmalarını dilerdim. Onlarla daha çok şey paylaşırdık. Daha genç görmeyi isterdim. Hem böylece 2.çocuğu rahatça düşünebilir, şimdiden bakıcı sorunlarını düşünmek durumunda kalmazdım.

Bu sobe bana 2-3 ay önce sorulsaydı bir madde daha eklerdim buraya. Anne ve babama bir ev alıp onların yakınımızda oturması diye yazardım. Nefesimi kesecek bu dileğim gerçek oldu. Bir süre arabasız idare etsek, borca da girsek hiç önemli değil. 3 ay sonra annem ve babam 1000 km uzakta değil 100 metre yakınımda olacaklar inşallah.

**Hemen yapabileceğim halde yapmayı neden beklediğimi bilmediğim şeyler;

*Spor için fırsat yaratmak
*Yorumlara cevap yazmak


**Bir daha dünyaya gelmiş olsam seçme şansım olsa;
*Ya düşündüm cevap bulamadım şimdi, aklıma gelirse sonra yazarım

7 yorum:

Ayça dedi ki...

Merhaba Pınar :)
İnsan elinde olmayanı ister her zaman. Bunun hep böyle olduğunu düşünmüşümdür. Mesela ben, evimde oturup Yavruma yeni tatlar tattırmak onunla beraber geçirmek istedim her bir anımı. Bütün enerjimi ona vermek bütün tahammilümü ona göstermek isterdim. İsterdim ki 3 yıl hiç çalışmıyayım o kreşe başlayınca bend eişime döneyim.Ama olmuyor işte. İstesem de bu mümkün değil. Sen çalışmıyor evdesin geçici bir süreliğine, ama sende bu durumu kabullenemiyorsun. Elimizde olmayanı istemek elde değil. Bir de buna kişisel istekler, hırs hayaller girince durum bambaşka oluyor..

Berceste dedi ki...

Heeey anne Pınar, elinde o kadar tatlı birşey var ki, dünyanın en iyi okullarını ona ve onun eğitimine harcayacağın zamana değişmem ben. Dinlen azıcık. Dünyaya bir bak azıcık. Bahar gelsin, park bahçe oğluşunla dolaş azıcık. Az kaldı ben de geliyorum sabret :D

Adsız dedi ki...

Merhabalar Pinar,

Mutsuzluk ve mutluluk hayatimizda hic olmadigi kadar fuzzy simdilerde degil mi? O bahsettigin kildan ince koprude ben de cok gidip geliyor ve inan seni cok iyi anliyorum. Su an icin kendimi koprunun mutluluk tarafinda hissettigimden olsa gerek, sana birseyler yazmak, haydi sen de bu tarafa gel demek gecti icimden. Hos, belki sen bu satirlari okurken, bakarsin yine yer degistirmisizdir ama olsun :)

"Zor olmali basardigim seyler, kendimi ispatlamaliyim illaki" demissin. Oysa anneligi istemekle dunyanin en zor ve en onemli isine talip olmadik mi biz? Her sabah, bize monoton gibi gorunse de, dunyanin en renkli mesaisine uyanmiyor muyuz? Evet belki hicbir sey eskisi gibi olmayacak ama eskisinden daha iyi ve guzel olmasi biraz da bizim ozgurluk ve mutluluk kavramlarini nasil anlamlandirdigimiza ve kendimizi nasil konumlandirdigimiza, bagli degil mi?

Ben, en cok da, ozgurlugum elimden kaydi gitti duygusunu yasiyorum /yasiyordum. Ama ozgurluk dedigin nedir ki? Okudugumuz okullara, calistigimiz isyerlerine, bir sekilde isimiz dusen tum kurum ve kuruluslara, hatta ailelerimize ve dostlarimiza, sirf basarili/ sevilesi/ sosyal/ kanunlara saygili bireyler olmak adina seve seve teslim etmiyor muyuz ozgurlugumuzu (Ah Foucault, topragin bol olsun ne diyeyim!)? Peki ama, konu bebeklerimiz ve onlarin getirdigi mecburi dinginlik olunca, neden isyan ediyoruz? Modern hayatin bu kadar mi muridi olduk be bacim?

Haydi kal saglicakla,
Ayse Sule

pinarbk dedi ki...

Ada hayali bizde de var. Dilerim birgün komşu oluruz:)))

Adsız dedi ki...

pınarcım
aynı anlarda aynı hislerdeyiz
bende bir gelgit girdabına girdimki sorma
kızıma huzurlu hayatıma bende neden şükdiptadını çıkarmıyorda hep kafamı dolduruyorum diye düşünüyorum,yalnız değilmişim
seni şahsen tanımasamda anlıyorum
bazen nerdeyse yaptığım hiçbişey tat vermiyor gibi,sanada oluyormu.
insan gerçekten olmayanı istiyor ama ne yapalım doğamız böyle ve biz halen lohusayız-tıbben 18 aymış lohusalıkda-hormonlar,zevk alarak yapsakda yaşadığımız kısır döngü,bazen çaresizliğimiz,kendimize fazla vakit ayıramamak
umarım birgün buluşur,tanışır konuşuruz
annenin yakınına gelmesine sevindim hemde çok
onlar o kadar iyi geliyorlarki insana bak hak vereceksin
şu an gün içinde kendimle kalabilmeyi 1 saat bile olsa dışarı çıkabilmeyi ona borçluyum
çok sevindim çok
daha temiz zihinlere kavuşmamız ümidiyle
öptük
yıldız

Adsız dedi ki...

Pinarcim senin yazilarin benimde icimde bulundugum durumu anlatiyor. Duygularini kelimelerle cok iyi anlatiyorsun. Benimde iki aylik olacak bir bebisim var ve egitimimi yarida birakmak zorunda kaldim. Ulkemden cok uzakta bir yerdeyim dolasiyla ailemdende. Herseyin guzel olacagina inaniyorum. seninde benimde bebeklerimiz daha cok kucuk buyuyecekler sadece biraz zamana ihtiyacimiz var:) Bahar gelicek cikicaksin bebisinle disari yuruyuslere gidiceksiniz ve belki bir gun o hayal ettigin isi bulucaksin:). hersey cok daha guzel olucak. Simdi kasvetli kisin etkisinde kalma sakin bahar geliyor yavas yavas. Hic bahari bu kadar ozlememisdim ben. cok sey yazmak isterim ama bebisim agliyor. Sana ve kendime sabir diliyorum. Bende bunlari sana yazabiliyorum ama bazen kendimde unutup SIKINTIYA dusuyorum. Bazen insan nasihat yerine destek istiyor ve ben seni cok iyi anliyorum. Yazmaya devam et canimcim:) her yazini dort gozle bekliyorum. Kendine iyi bak.
ZeynepI(ABD)

Adsız dedi ki...

BEN TARIFLER ICIN GIRMISTIM AMA O TOPARLAK SEYI GORUNCE BIRSEY YAZMAM GEREK DEDIM HARIKA BIR YUMURCAK ALLAH ONU ANASINA BABASINA BAGISLASIN.COOOOOOOOOK AMA COK TATLI BIRSEY ONU MUCUK MUCUK OPERIM YERIM BEN TATLI SEY SENI